Aşk bir ebeveynin bebeği değiştirebileceği şekilde değiştirir insanı.
İnsanla bağı olan hiçbir şey gizemli değildir. Aşk dışında.
Aşk güneş doğmadan önce görülen bir sise benzer. Bir süre devam eder ve hemen ortadan kaybolur. Aşk gerçekliğin ilk gün ışığıyla yok olup giden bir sistir.
Gözlerle değil, akılla bakar aşk
Aşk evlilik ile iyileştirilebilecek geçici bir hastalıktır.
Temkinli olmanın tüm formlarından, yalnızca aşktaki temkin gerçek mutluluk için yok edicidir.
Cehennem nedir? Sanırıyorum ki sevme yetisinden yoksun olmanın ıstırabıdır.
Aşk evcilleştirilememiş bir güçtür. Onu denetlemeye çalıştığımızda bizi yok eder. Onu hapsetmeye çalıştığımızda bizi köleleştirir. Onu anlamaya çalıştığımızda bizi arkasında aklı karışmış bir şekilde bırakır.
Aşk bizim düşündüğümüz gibi başlayıp sona ermez. Aşk bir mücadeledir, aşk bir savaştır, aşk büyümektir.
Aşık olan herhangi bir kimse kendi içindeki kayıp parçaları aramaya koyulmuştur aslında. Bu yüzden aşık olan kişi, aşık olduğu kişiyi düşündüğünde bir hüzne kapılır. Çok uzun zamandır görmediğiniz anılar dolusu bir odaya adım atmak gibidir bu.
Aşk birbirine bakmak değildir, aşk birlikte aynı yöne bakabilmektir.
Aşk geçici bir deliliktir, volkan gibi patlar ve soğur. Soğuduğu zaman, bir karar vermek zorundasınız. Ayrılığı akıl almaz bulacak şekilde kökenlerinizin ona bağlı olup olmadığına karar vermek zorundasınız. Çünkü aşk budur. Aşk soluksuzluk değildir, aşk bir heyecan değildir, aşk sonsuz tutkular adına verilen yeminlerin resmi ilanı değildir, aşk günün her anı duyulan çiftleşme arzusu değildir, aşk gecenin bir vakti onun bedeninizin her yerinden öptüğünü hayal etmek değildir. Hayır, kızarmayın hemen, gerçekleri söylüyorum sadece. Bunlar her aşığın yapabileceği aptal şeylerdir. Aşk, aşık olduğumuzda yapabildiklerimizin sınırına ulaştıktan sonra geriye kalandır ve bu hem bir sanat hem de talihli bir kazadır.
Aşkın hallerini dönüştürebilir, onu görmezden gelebilir ya da uysallaştırabilirsiniz; ancak asla onu içinizden söküp atamazsınız. Deneyimle sabit ki tıpkı şairlerin de dediği gibi: Aşk ebedidir.
Aşk kendinizden başka bir şeyin var olduğunun anlaşılmasıdır.
Alçakgönüllü olmak gerekirse bu tanımların arasında en gerçekçi olanının Agatha Christie’ye ait olduğunu ileri sürebiliriz:
Aşk, insanlar kendilerini gülünç duruma düşürürken hala onları sevdiğinizi fark etmektir, bu ne kadar garip olsa da.